Robot eklem protezleri ortopedi cerrahisinde nasıl çalışır? Ortopedik cerrahide robot kullanımı son 10 yıl içinde önemli gelişmeler kaydetmiş önemli bir yardımcı yöntemdir. Klasik anlamda cerrahın yerine geçen bir enstrüman değildir. Sadece ameliyatın belirli aşamalarında yardımcı olan bir kol olarak çalışmaktadır. Aslında cerrahın yapmış olduğu protez ameliyatı planlamasının hatasız bir kesinlikte gerçekleşmesini sağlamaktadır. Bu nedenle robotik
20. yüzyılın başından itibaren kalça protez ameliyatları çeşitli teknik ve materyaller kullanılarak yapılmaya başlamıştır. İlk dönemlerde çok uygun olmayan materyaller kullanılmış ve yeterli başarı elde edilememiştir. Kullanılan materyaller geliştikçe kalça protez ameliyatlarının başarısı da artmıştır. Austin Moore ilk kez paslanmaz çeliği kullanarak iyi sonuçlar elde etmiş, fakat asıl büyük atılım 1960’lı yıllarda John Charnley’nin paslanmaz çelik başlarla sert dayanıklı polietilen yüzeyleri eşleştirmesi ve uyluk kemiğine protez sapını sabitlemek için kemik çimentolarını kullanmaya başlaması ile olmuştur.
Diz protezi ameliyatları son 40 yıldır yoğun olarak yapılan ve yaşlı nüfustaki artış ile birlikte her geçen yıl giderek artan sayılarda uygulanan bir cerrahi tedavi yöntemidir. Özellikle orta yaş üzeri hanımlarda yoğun olarak karşılaşılan diz eklemindeki kıkırdak aşınmalarına bağlı gelişen eklem şekil bozukluğu, hareket kaybı ve günlük aktiviteleri etkileyen şiddetli ağrı tedavisi için yapılmaktadır. Halk arasında diz eklemi kireçlenmesi diye adlandırılsa da sebep hareketsizlik değil, tam tersine yıllar içerisindeki ağır aktivite ve zorlanmalara bağlı eklemdeki yıpranmadır.
Pelvis ve asetabulum kırıkları Ortopedik travma cerrahisinde karşılaşılan en zorlu kırıklardandır. Genellikle yüksek enerjili trafik kazaları, yüksekten düşme, iş kazaları veya afet yaralanmalarıdır. En önemli zorluk bu hastaların çoklu travmaya maruz kalması ve kırıklar dışında başka birçok organ sistemi yaralanması sebebi ile hayati tehlikeleri olmasıdır. Öncelikle hastayı hayatta tutacak müdahalelerin planlanması ve yapılması gereklidir. Uygun hastane şartları ve yoğun bakım izlemi kritiktir. Birçok farklı disiplinin görüş ve takipleri gerekir, ortopedik müdaheleler dışında ilgili branş ve bölüm doktorlarının girişim ve tedavileri sürece katılır.
Ortopedik travmatolojide tedavi edilmekte olan kırıklar iki ana başlık altında incelenebilir: Birincisi eklem yüzeyini ve yakın çevresini ilgilendiren kırıklar, ikincisi ise uzun kemik şaftını ilgilendiren kırıklardır. Her ikisinin de tedavi prensipleri ve yaklaşımları oldukça farklıdır. Cerrahi hedefler, kabul edilebilir uygun tespit ve düzeltme yöntemleri önemli değişiklikler gösterir.
Artroskopik işlemlerin başlangıcı ve önemli tüm gelişimler diz ekleminde olmuştur. Diz eklemi ulaşması kolay ve çok geniş bir eklem boşluğuna sahip olduğu için artroskopi yapılması çok rahat olmaktadır. İlk zamanlarda sadece tanı koymak için yapılan girişim, radyolojik görüntüleme sistemlerindeki gelişmelerden sonra artık çoğunlukla tedavi amacı ile yapılmaktadır.